Kararsız dönemler hep vardır

Her insanın kararsız dönemleri vardır. Bu dönemlerde bizler doğruya ulaşmak isterken ne yöne gideceğimizi bilemeyiz, Hep sorular- hep acabalar - belkiler arasında kalırız. Sonunda keşke deme ihtimali olsa dahi bu dönemler bizler için Hayatın en zor anlarındandır.

Fakat bu dönemler, Evlenip boşanan çiftler için ya da İlişkisi hüsranla sonuçlanan bireyler için çok daha zordur.Çünkü günümüzde insanların genellikle yoğun kararsız kaldığı konular duygusal konulardır. Boşanan eşler ya da Ayrılan çiftler açısından gözlemlediğimde ise vardığım sonuç % 80 çok daha üzücüdür. Böylesi duygusal yıkımlara maruz kalmış insanlar kendi açısından çok daha büyük bir kaosun içindedir.

Bir tarafı karar vermek isterken diğer tarafı korkutur kendilerini. Onlar her konuda akıllarıyla kalpleri arasında sıkışırlar adeta. Her düşüncelerini sorgulamak zorunda kalırlar.

Gerçek ve Hayaller arasında sıkışmak gibi düşünün. Sorunlar çok daha ayrıntılıdır bireyler için. Oysa ki zannedilen gibi biten evlilikler veya ilişkiler sonrası açılan yeni sayfalar,  yine yeni yeniden hüsran demek değildir.

Geçmiş de yaşanılan kötü deneyimler gibi zorlu sürece girilecek diye bir kaide yoktur. Nihayetinde hayat bir riskidir. Riskler elbette göz ardı edilemez Sizce de Hayatın her anında her saniyesinde bir risk yok mudur?

Unutmayalım ki; Riskler göze alınmadan hiçbir sonuca varılamaz. Geçmişte yaşanılan korku ve kaygılarla yaşamanın da bireye faydası olmaz. Böyle bir kaosun içinde ki birey mutlaka destek almalıdır.

Bir ilişki aile terapistine başvurulabilir.

Çünkü böylesi kuşkucu ve kontrolcü bireyler tekrar aynı duyguları yaşayacağı düşüncesiyle hayatları boyunca mutluluk hissiyatını tüm hücrelerinde hissetmeye çalışırken hep bir kaybetme kaygısını da yüreklerinde taşırlar.

Buda hem kendilerine zarar vermektedir. Hem de karşılarında ki bireyler için düşünüldüğünde güvensizliğe sebebiyet vermektedir.

Sizlere Sorgusuz Sualsiz Yalansız Yanlışsız SEVGİLER DİLİYORUM...

Yazar: Çağla Er