Keçe, vajina kilitlenmesinin bilimsel olarak tespit edilmediğini şu sözlerle anlatıyor: "Şimdiye kadar ispatlanmış, bir vaka olarak yayını yapılmış, seksoloji kongrelerinde sunulmuş, fotoğrafı veya videosu çekilmiş bir penis captivus olayı hiç görülmedi."

Anlatılanların şehir efsanesi olduğunu vurgulayan Keçe, "Geçmiş yüzyıllarda bazı şehir efsanelerini kitaplarına taşıyan doktorlar olmuş. Penis captivus durumu ile karşılaştığını söyleyen doktorlar şimdi de mevcut. Fakat bu, sadece toplumun ilgisini çekmek için kullanılan ve kesinlikle gerçekliği olmayan bir durum" diyor.

Kilitlenme, kedi ve köpeklerde görülüyor

Penis captivus durumunun kedi ve köpeklerde görüldüğünü, bunun da doğal olduğunu belirten Keçe, şu açıklamaları yaptı: "Erkek kedinin penisinin üzerinde yapışkan, mememsi yapılar bulunur. Bu nedenle penisini hemen çekemez. Köpeklerin penisinde ise kemiksi bir yapı var. Bu kemiksi yapı penisin sertleşmesini sağlar. Penis vajina içine girdikten sonra dip tarafında bulunan şiş kısım penisin içerde kalmasını sağlar, fakat geri çıkmasını bir süre için olanaksızlaştırır. İnsan penisinde ise vajinanın içinde sıkışıp kalmasına neden olabilecek bir yapı yok."

Yanlış inanış kadınlarda vajinismusa, erkeklerde cinsel soğukluğa yol açabiliyor

Keçe, vajina kenetlenmesine dair şehir efsanelerinin en önemli cinsel sorunlardan biri olan vajinismusa sebep olabildiğini belirtiyor ve "Vajinismus, vajinal yapıdan değil, kadının seks yapma korkusundan kaynaklanır. Kaygılı, endişeli, korkulu kadın istemsiz olarak kendini kasar ve cinsel birleşmeye kendini kapatır. Penis captivus hurafesi de bazı kadınların seksten korkmasına neden olabiliyor" diyor.

Keçe, bu hurafenin cinsel tecrübesi olmayan erkeklerde de korkuya neden olabildiğini söylüyor. Bazı erkeklerin penisinin vajina tarafından sıkıştırılacağına inandığını, bu nedenle kadınlarla seksten uzaklaştığını açıklıyor. Keçe, cinsel korkular yaratan mitlerin anlatılmaması gerektiğini özellikle vurguluyor.