Gezi olaylarının süreci devlet destekli provokatörlerce uzatılırken aslında gizlenmek istenen birşeyler mi var gündem de diye de insan sağına soluna bakmadan edemiyor. Öyle ya koskoca Başbakan günlerce mitinglere çıkıp  aynı ifadeleri kullandığında yanındakilerden hiç biri sayın Başbakanım "öyle değil işin aslı böyle" diyerek düzeltmedi mi?

Demek ki ortalıkta başka bir şeyler dönüyor, demek ki her zaman ki gibi günden meşgul ediliyor du. Aslında 1-2 dakikanızı ayırıp başka neler olduğuna baktığınızda da gerçekler tokat gibi suratınızda patlayıveriyordu.

İlki "Demokrasi ve Barış Konferansı" adı ile Ankara'da yapılan etkinliğin ikincisi "Kuzey Kürdistan Konferansı" adı ile Diyarbakır'da yapılıyordu ve kimse bunun farkında bile değildi. Aslında Gezi Parkında değil küstahlığın, bölücülüğün, arsızlığın, ihanetin boyutu buradaydı. Başbakan dikkatleri başka yere çekip asıl tepki çekeceği belkide evde tuttuğu %50'yi bile isyana sürükleyecek, bir konferansı başarılı bir şekilde hasır altı ediyordu.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti toprağının bir kısmına “Kuzey Kürdistan” denerek, bölgede yaşayan dinî, etnik ve siyasî gruplardan sözde 778 sivil toplum kuruluşunun desteği ve 250 delege ile yapılıyor. Taksim’de 3-5 gence her şeyi reva gören hükümet, isyan, bağımsızlık provaları yapan BDP/PKK/KCK faaliyetlerini görmüyor hatta göstermemeye çalışıyordu.

Barış süreci yalanıyla askeri çekip teröristlerin elini kolunu sallayarak silahıyla dışarı çıkmasına ses etmediniz.İçeride ki Pkk'lılar, güpegündüz yayla şenliklerine katılıp silahını ateşliyor, göstermiyorsunuz!

Daha önce öldürülen PKK’lılar için tören düzenliyor, gösteriye BDP’li belediye başkanları katılıyor, PKK paçavrası açıyorlar, göstermiyorsunuz!

Bölücülük, ihanet yılanı sınırımıza çöreklenmiş, 300-500 atlı kaçakçı askerimize saldırıyor, “Hamdolsun 4-5 aydır şehit gelmiyor” diye göz boyuyorsunuz! Kevgire dönen sınırdan gelip geçen belli değil, göstermiyorsunuz!

Türkiye’de coğrafi “Doğu Anadolu” ve “Güneydoğu Anadolu” bölge adları geçer ama “Kuzey Kürdistan” adı ihanettir, isyandır, bölücülüktür!
Konferans sonucunda Tuğluk'un okuduğu bildiriye bakarsak işin vehameti daha iyi anlaşılacaktır; “Abdullah Öcalan’a özgürlük”, “PKK’nin terör listelerinden çıkarılması”, “Kürdistan halklarına(!) statü”, “yeni karakol yapımı, koruculuğa yeni kadro açılması ve askeri hareketliliğin sonlandırılması”, “yeni anayasada, anadilde eğitim, Kürtçenin resmi dil olarak kabulünün sağlanması”, “cezaevlerindeki PKK/KCK’lilerin salınması”, “Ulusal Kürt Konferansı’nın acilen toplanması”…

İşte AKP ile gelen Türk baharı budur! Olay Gezi Parkı olayı değildir.
 

Türkiye'nin en kolay okunan haber, magazin sitesi mgdtv.com'da en güncel haberleri bulabilirsiniz.