İMSAD Başkanı Yetişener, inşaat sektörünün 2013 yılında yüzde 5-6 arasında büyüme sağlayacağını kaydetti. Bu büyümenin büyük ölçüde kamu inşaat harcamalarından kaynaklanacağını vurgulayan Yetişener, “2013 yılında özel sektör inşaat harcamalarındaki büyüme muhtemelen sıfıra yakın olacaktır. Kamu inşaat harcamaları 2013 yılında inşaat sektöründeki büyümeyi sürüklemektedir”, dedi.

 

İnşaat malzemeleri sektöründeki büyümenin ise yüzde 5-6 oranında gerçekleşeceğini dile getiren Yetişener, 2012 yılında 21,2 milyar dolar ile Türkiye’nin ihracat lideri olan inşaat malzemesi sektörünün, dünya ihracat sıralamasında 5’inciliğe yükselerek kalitesini ve kapasitesini kanıtladığının altını çizdi. Bu ihracatın yüzde 75’inin Türkiye İMSAD üyeleri tarafından gerçekleştirildiğine dikkat çeken Dündar Yetişener, 2013 ihracat rakamı için 22 milyar dolar tahmininde bulundu. 2023 yılı ihracat hedeflerinin ise 100 milyar dolar olduğunu hatırlatan Yetişener, inşaat sektörünün yeni bir değişimin eşiğinde olduğunun altını çizerek şunları söyledi: “Bugün, üretim süreçlerimizde katma değeri artırmak ve yenilikçi çözümler geliştirmek, rekabet gücümüzü artırmanın ve ekonomik değere dönüştürmenin temel yollarından biri. Bu açıdan baktığımızda, inşaat sektörü yeni bir değişimin eşiğindedir ve sektörün geleceğinde rekabet edebilirliğin ölçütü, teknolojik gelişmeler olacaktır. Bu nedenle Türkiye İMSAD olarak 2023 yılı için belirlenmiş ulusal hedeflerimizden biri, üretim ve ihracatımızda ileri teknoloji ürünlerindeki payı yüzde 5’lerden yüzde 20’lere çıkarmaktır.”

 

2014 ihracat hedefi 25 milyar dolar

 

Sektörün 2014 hedeflerine de değinen Yetişener, 2014 yılında Türkiye ekonomisi için yüzde 4 büyüme hedeflendiğini hatırlatarak “2014 yılı ayrıca tasarruf yılı ilan edilmiş ve tüketim harcamalarında büyüme yüzde 3,2 olarak öngörülmüştür. Buna mukabil 2014 yılında içinde inşaat harcamalarının da bulunduğu özel sektör yatırım harcamalarında yüzde 5,6 büyüme hedeflenmektedir. Kamu yatırım harcamaları ise yüzde 3,7 gerileyecektir. Bu itibarla 2014 yılında bu kez özel sektörün sürükleyiciliği ile inşaat sektöründe yüzde 4-5 arasında bir büyüme beklenmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

 

İnşaat malzemeleri sektöründe ise ihracat kaleminde yüzde 12-15 arası bir artış ile yaklaşık 25 milyar dolar ihracat hedeflediklerini açıklayan Dündar Yetişener, “İnşaat malzemesi sanayinin önde gelen 75 firması ve alt sektörlerde her biri kendi alanında örgütlü 29 dernek ile paydaş kurumdan oluşan geniş üye yapısı ve ekonominin itici gücünü oluşturan bir kurum olarak, 2015 yılı ihracat hedefimiz 30 milyar dolardır. Özellikle yüksek teknolojilere yapılacak yatırımla katma değeri yüksek ürünlerin üretiminin, inşaat sektörümüzü daha büyük hacimlere ulaştıracağına inanıyoruz. Avrupa Birliği ekonomisindeki toparlanmanın hızlanması ve bölge ülkelerinde siyasi istikrarın sağlanması halinde ise 2014 ve 2015 yılı ihracat rakamlarımız 30 ve 40 milyar dolara kadar çıkabilecektir,” diye konuştu. Yetişener, bu hedefleri gerçekleştirmeninse sürdürülebilir sistemlerin hayata geçirilmesiyle mümkün olacağını dile getirdi.

 

Yapı Yasası ve Ulusal Bina Yönetmeliği hazırlanmalı

 

Dündar Yetişener, inşaat sektörünün büyümesinin devam etmesinde, yasal altyapının sağlamlaştırılmasının önemine de dikkat çekti. Türkiye İMSAD olarak bu konuda görev almaya hazır olduklarının altını çizen Yetişener, sözlerini şöyle sürdürdü: “Güvenli, sürdürülebilir ve çağdaş yapıların inşa edilebilmesi için, Yapı Yasasının son şekline getirilerek yasalaştırılmasına ihtiyaç var. Binaların tasarım ve yapımını ilgilendiren tüm yönetmelikleri bünyesinde toplayan bir Ulusal Bina Yönetmeliği hazırlanarak, Bina Yönetmeliği Koordinasyon Kurulu adı altında bir sivil platform oluşturulması gerektiğini belirtiyoruz. Kurulduğu 1984 yılından bu yana ülkede ve sektöründe ‘sürdürülebilir büyüme’ amacına ulaşmak için çalışmalarını sürdüren Türkiye İMSAD olarak, bu konuda görev almaya hazır ve istekli olduğumuzu ifade ediyoruz.

 

Bir önerimiz de, yapıların doğru şekilde denetlendiğini ve güvenli olduğunu kanıtlayacak Güvenli Bina Belgesi’nin, kamu-özel sektör tüm binalar için zorunlu hale getirilmesi. Böylece, kentsel dönüşümde yenilenecek ya da yeni yapılacak binaların, ulusal ve uluslararası finans kuruluşları tarafından daha fazla destekleneceği görüşündeyiz.

 

Su, Rüzgâr, Yüksek Yapılar, Çelik Yapılar, Ahşap Yapılar ve İklimlendirme yönetmeliği gibi hayati öneme sahip olan ancak ülkemizde henüz yürürlükte olmayan yönetmeliklerin uygulamaya konulması gerektiğine işaret ediyoruz. Yine ülkemizde, eski standartların önemli bir kısmının güncelliğini kaybettiğini, daha sonra yayımlanan Amerikan ve Avrupa standartlarıyla çeliştiğini görüyoruz. Kısaca, inşaat sektörünün büyüme hedeflerine ulaşabilmesinin ancak tüm tarafların işbirliğiyle oluşturulacak sistemli yapıya kavuşmasıyla mümkün olacağına inanıyoruz.

 

Biz, Türkiye İMSAD olarak elimizi taşın altına koymak üzere yola çıktık. Hazırladığımız ‘Güvenli Yapılar Yol Haritası 1” raporu, ülkemizde olmasını arzu ettiğimiz sürdürülebilir bir sistemin oluşturulabilmesi, yapı kültürümüzün geliştirilmesi ve insanımızın hak ettiği güvenli yapılarda yaşayabilmesi yolunda ilk adımımızdır. Standartlara uygun, teknolojik ve sertifikalı yapı malzemeleri kullanılarak inşa edilecek bu binalar, güvenli yapının temel taşlarını oluşturacaktır.”