Hayata nasıl baktığımız, zihnimizi nasıl yönlendirdiğimiz, bardağın hangi tarafını gördüğümüz mutlu olup olmayacağımızı belirler.
Dalay Lama ‘’ Son derece modern ve rahat bir binanın en yüksek katında, son teknolojiye sahip bir daire satın alsanız bile mutlu olamayabilirsiniz.
Zihinsel uyumu yakalayamazsanız hayatla, arayacağınız tek şey, atlamak için bir pencere olur. ’’ Der.
Çünkü biz insanların tercihidir mutluluk.
Hayattan öğrendiğimiz her şeyi, iç görü ve bakış açılarımızı kutlanmaya değer buluyorsak mutluyuz demektir. Ötesi yok. Her ne kadar göreceli bir kavram olarak nitelendirilse de, sadece sevgi ve şefkat ilişkileri içinde yaşanan bir duygudur ve huzurla ilintilidir.
Mesela çok para sahibi olmak, daha iyi bir hayat yaşamak mutlu olmak anlamına gelmez. Çünkü hayat basamaklarını tırmanırken nelerle karşılaşabileceğimizi bilemeyiz. Beklentiler insan doğası gereği her daim artsa da içten içe, belli bir seviyede tutmalıyız.
Unutmayalım ki, sevgi ve şefkat üzerine inşa edeceğimiz bir hayatımızın olması için, zengin olmaya değil, bu duyguları paylaşmaya değer insanlara ihtiyacımız var bu hayatta. Hayatımızdaki değerli insanlar bizlere başlı başına mutluluktur.Mutluluk kavramını,John Milton ise ‘’Zihin neresi olmak isterse orasıdır. Kendi içinde cehennemi cennete, cenneti de cehenneme dönüştürebilir.’’ Diye ifade eder. İnsanın içinde saklıdır mutluluk, zihninde yerleşen olgudur.Bazen bir aşkın içinde saklıdır, bazen en sevdiklerinizin yanındadır…Önemli olan, onun sizin elinizde olduğu bilincinde olmak.
Şimdi bu satırları okurken, sizlerde zihninizde ve ruhunuzda sorgulayın isterim mutluluk kavramını.
Sizin mutluluğunuz zihninizin neresinde?
Ruhunuzun hangi köşesinde saklı?
Bu sorularınızın cevabını kendinize verdiğiniz andan itibaren siz mutluluğa sahipsiniz demektir.
Size ufak sır vereyim mi, mutlulukta esas kural; Kendinizin ne kadar önemli olduğu gerçeğiyle, kendinizi sevmekle başlıyor. Sonra insanları sevin. Gücünüzün ve zayıflıklarınızın farkına varın. Hayatı yaşanmaya değer kılan hedefleriniz olsun.
Sorgulamayı öğrenin, şüpheye düşmekten korkmayın.
Geçen her bir dakikanın kıymetini bilin. Değer verdiğiniz şeyleri kaybetmeye ve elden çıkarmaya hazırlıklı olun.

Nerede yanlış yaptığınızı merak edin ama asla gelecekten korkmayın.
Doğrusuyla, yanlışıyla bu hayat bizim diyerek yaşam mücadelesine devam edin.
Sizlere farkındalıklı mutluluklarla dolu, huzurlu, sağlıklı yaşam diliyorum…

SEVGİLERİMLE…